Gündem

KATMA DEĞER VERGİSİ 26 YAŞINDA AMA BİNEK OTOLARINDA UYGULANAN KDV’LERDE SORUNLAR HALA BİTMEDİ.

 

 

                                                                                              Nazım ANIL*

  Necati AKIN*

 

1. GİRİŞ

 

25.10.1984 tarihinde kabul edilip, 02.11.1984 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan ve 01.01.1985 tarihinden itibaren yürürlüğe girmiş bulunan Katma Değer Vergisi Kanunu 25 yaşını bitirip Ocak 2011 tarihinde 26 yaşına girmiş bulunmaktadır.

26 yaşına girmiş bulunan bu kanunla ilgili olarak Gelir İdaresi Başkanlığı’nın verilerine göre,  bugüne kadar 63 Bakanlar Kurulu Kararı, 114 Tebliğ, 15 iç genelge, 59 sirküler ve 545 Özelge yayınlanmak suretiyle uygulamaya açıklık getirilmesine çalışılmış olunmasına rağmen, zaman zaman bazı noktalarda tereddütler ya da açıklığa kavuşturulması/değiştirilmesi gereken hususların yaşanmasına da devam edilmektedir. 

 

Başlıktan da anlaşılacağı üzere, konumuz “Binek Otomobillerinde KDV. Uygulaması”dır.

 

2. BİNEK OTOMOBİLLERİNİN TESLİMİNDE KDV UYGULAMALARI

 

 

Katma Değer Vergisi Kanunu’na göre binek otomobillerinin teslimlerinde aşağıda belirtilen oranlarda KDV uygulanmaktadır.

- Sıfır otomobillerin tesliminde %18,.

- Yurt dışından otomobil ithalinde %18,

- Kullanılmış (2. El) otomobil teslimlerinde %1

Oranlarında Katma Değer Vergisi Uygulanacaktır.

 

3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesi “İndirim” hakkından bahsederken 30.cu maddesi ise “İndirilemeyecek Katma Değer Vergisi” konusunu bahsetmiştir. Bu maddeye göre,

 a) Vergiye tabi olmayan veya vergiden istisna edilmiş bulunan malların teslimi ve hizmet ifası ile ilgili alış vesikalarında gösterilen veya bu mal ve hizmetlerin maliyetleri içinde yer alan katma değer vergisi,

b) (3297 sayılı Kanunun 10'uncu maddesiyle değişen bent) Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere işletmelere ait binek otomobillerinin alış vesikalarında gösterilen katma değer vergisi,

c) (5228 sayılı Kanunun 17 nci maddesiyle değişen bent. Yürürlük: 1.12.2003 tarihinden geçerli olmak üzere 31.7.2004) Deprem, sel felaketi ve Maliye Bakanlığının yangın sebebiyle mücbir sebep ilân ettiği yerlerdeki yangın sonucu zayi olanlar hariç olmak üzere, zayi olan mallara ait katma değer vergisi,

d) Gelir ve Kurumlar Vergisi kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen katma değer vergisi. “

vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan Katma Değer Vergisinden indirilemez.

Kanunun 30/b maddesinde bahsedildiği üzere, binek otomobillerinin alımında yüklenilen Katma Değer Vergileri İndirim konusu yapılamayacaktır.  Bu durumda, indirim konusu yapılamayan KDV. Gider mi yazılacak, maliyete mi eklenecek? Bu konuda zaman zaman farklı görüşler ileri sürülmektedir.

Maliye Bakanlığı 18.07.1986 tarihli 23 seri no.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği’nin (I-Binek Otomobillerinin Katma Değer Vergisi Bölümünde)

 “3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 30. maddesinin (b) bendinde yapılan değişikliğe göre, faaliyetleri; kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması, taksicilik işletmeciliği yapılması veya binek otomobillerinin çeşitli şekillerde işletilmesi onların bu amaçla kullandıkları binek otomobillerinin alışlarında ödenen ve faturalarda ayrıca gösterilen katma değer vergisi indirim konusu yapılabilecektir. Buna göre, binek otomobillerini yukarıda belirtildiği gibi çeşitli şekillerde işleten mükelleller bu amaçla kullanılan binek otomobilleri ile ilgili olarak indirim hakkından yararlanabileceklerdir.

Ancak mükelleflerin işletme amacı dışında iktisap ettikleri binek otomobillerinin alış vesikalarında gösterilen katma değer vergisinin evvelce olduğu gibi indirimi mümkün değildir. İndirim konusu yapılamayan bu vergi, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunları çerçevesinde işin mahiyetine göre gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınabilecektir. Bu uygulama binek otomobili işletmeciliği ile uğraşan mükelleflerin işletme amacı dışında satın aldıkları binek otomobilleri için de geçerlidir.” Denilmiştir.

            Bakanlığın tebliğde bahsettiği “mahiyetine göre gider ya da maliyet” cümlesinden ise, binek otomobilinin alımında ödenen KDV’nin mükellefin isteğine bırakılarak, istenirse maliyet ya da gider olarak tercih hakkını kullanabileceği anlaşılmalıdır.  Bu arada, konumuz dışında olmakla birlikte binek otomobillerinin alımında ödenen “özel tüketim vergisi”nin de aynı şekilde maliyet ya da gider unsuru olarak değerlendirilmesi gerektiğini ifade etmek gerekir. 

            Bu konuda Bakanlığın 54 ve 57 numaralı KDV. Sirkülerlerinde daha detaylı açıklamalara yer verilmiş olup, 23.06.2010 tarih ve 57 no.lu sirkülerde; 

            “KDV Kanununun 30/b maddesi hükmüne göre, faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları binek otomobillerinin alış belgelerinde gösterilen KDV hariç olmak üzere, KDV mükelleflerinin binek otomobili alımında yüklendikleri KDV nin indirimi mümkün bulunmamaktadır.

KDV uygulaması bakımından binek otomobili kapsamına giren araçlar, 54 No.lu KDV Sirkülerinde yapılan açıklamalara göre belirlenecektir.

Bu çerçevede, taksi işletmecisi, sürücü kursu ve otomobil kiralama şirketi gibi işletmelerin faaliyetleri ile ilgili satın aldıkları binek otomobilleri nedeniyle ödenen KDV indirim konusu yapılabilecektir. Bu mükelleflerin binek otomobilinin alış belgesinde gösterilen KDV, ait olduğu takvim yılı aşılmamak kaydıyla, ilgili belgelerin kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde, bu araçların fiilen faaliyette kullanılmaya başlanılıp başlanılmadığına bakılmaksızın indirilebilecektir.

Örneğin; mükellef tarafından araç kiralama faaliyetinde kullanılmak üzere Ocak/2010 döneminde satın alınan araç nedeniyle ödenen KDV, bu dönemde aracın kiralanıp kiralanmadığına bakılmaksızın indirilebilecektir.

Binek otomobili işletmeciliği ile uğraşan mükelleflerin işletme amacı dışında satın aldıkları binek otomobillerinin alış belgelerinde gösterilen KDV nin indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.

Örneğin;

- Otomobil kiralama şirketinin kiralama amacı dışında şirketin kendi ihtiyacı için aldığı otomobili (örneğin; genel müdüre tahsis edilen otomobil, bir pazarlama şirketinin satış elemanına tahsis ettiği otomobil vb.) nedeniyle yüklenilen KDV nin indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.

- A Oto Servis ve Ticaret A.Ş. nin test sürüşü aracı olarak aktifine kaydettiği binek otomobiline ait yüklenilen KDV yi indirim konusu yapması mümkün değildir.

- Türk Gümrük Tarife Cetvelinin 87.04 tarife pozisyonunda belirtilen taşıtların sonradan değişiklik yapılarak binek otomobiline dönüştürülmesi durumunda, bu taşıtların iktisabında yüklenilen KDV ile binek otomobiline dönüşüm nedeniyle oluşacak ÖTV farkı üzerinden hesaplanacak KDV indirim konusu yapılamayacaktır. Taşıtın alımında indirim konusu yapılan KDV ise, dönüşüm işleminin yapıldığı dönemde indirim hesaplarından çıkarılarak "ilave edilecek KDV" olarak beyan edilecektir.” Denilerek, araçlarda nev’i değişikliği yapılması halinde KDV uygulamasına da açıklık getirilmiştir.

            Binek otomobillerinin Katma Değer Vergisinin indirilemeyeceğine ilişkin yasa maddesinin gerekçesinde özetle “….özel otomobillerin muvazaalı olarak işletmeye sokulması suretiyle özel tüketimin teşvik edilmemesi ve vergi kaybına sebebiyet verilmemesi amaç edinilmiştir.” Denilmek suretiyle, muvazaadan korunmak amacıyla bu bendin konulduğu görülmektedir. Bir işlemin aslı muvazaalı ise Fer’inin de muvazaalı olduğu anlaşılmalıdır.  Satın alınan binek otomobilinin alıştaki KDV.si indirim konusu yapılmıyor ise bu aracın tamir bakımında ödenen KDV’lerin de indirim konusu yapılmaması gerekir.  Eğer binek otomobili “muvazaalı” olarak kabul ediliyor ise bu işlemin idarece incelenmesi aksi takdirde muvazaalı olmayan bir işlem olarak değerlendirilerek binek otomobillerin alışlarında ödenen KDV’lerinin de indirim konusu yapılması yönünde düzenleme yapılmalıdır.

3. SONUÇ

            Buraya kadar yapılan açıklamalar doğrultusunda,

-          3065 sayılı KDVK’nun 30/b maddesi gereği, faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere işletmelere ait binek otomobillerinin alış vesikalarında gösterilen KDV’lerinin indirimi mümkün olmayıp maliyet ya da gider olarak kayıtlara alınması gerektiği,

-          Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya işletilmesi olanların amaç dışı olarak aldıkları binek otomobillerine ait KDV.lerin de maliyet ya da gider olarak kayıtlarına almaları gerektiği,

-          Kullanılmamış otomobil teslimlerinin %18, kullanılmış (2.El) olanların ise %1 oranında KDV’ne tabi olduğu,

-          25 yaşını bitirmiş olan Katma Değer Vergisi Kanununda yapılacak yeni bir düzenleme ile Binek Otomobillerine ilişkin alışlarda ödenen KDV’lerinin de diğer iktisadi kıymetlerde olduğu gibi indirim konusu yapılması gerektiği,

Bu kanunun 26.yaşına bastığı bu yılda böyle bir düzenlemenin uygulamaya olumlu bir yön vereceği kanaatindeyiz.

* Yeminli Mali Müşavir

* Yeminli Mali Müşavir